Sağlık Bakanı Fahrettin Koca 9 nisan gününde tespit edilen vakaların yüzde 85’ini ‘çeşitli varyantların oluşturduğunu’ aktarmıştı.
Enfeksiyon hastalıkları uzmanları vakaların tırmanışa geçtiği nisan ayının ikinci haftasında korkutan bir uyarıda bulunmuş, virüsün mutasyonundan sonra testlerde yalancı negatif çıkma oranının artış gösterdiğini ifade etmişti. Türkiye’de virüsün genomik analizinin detaylıca gerçekleştirilmesi gerektiğine dikkatleri çeken uzmanlar bu gen dizilimine göre yeni testler oluşturulabileceğini ifade etmişti.
Koca son olarak dün İstanbul’da ilk kez beş kişide Hindistan varyantı gözlendiğini duyurdu.
Habertürk’ten Muharrem Sarıkaya endişelerin yoğunlaştığı mutasyonlu virüsleri uzun yıllar kanser, son dönem içerisinde de Kovid-19 üzerine genetik çalışmaları bulunan Prof. Dr. Hakan Savlı’yla görüştü.
Savlı geçen hafta yine Sarıkaya ile bir araştırmalarının sonucunu paylaşmış, PCR testlerinde Britanya mutasyonları olarak tanımlanmış olgular dizi analizine tabi tutulduğunda örneklerin aslında Güney Afrika mutasyonu taşıdığının tespit edildiğini aktarmıştı.
Savlı sonbaharda daha uzun süre kapanma olabileceğine vurgu yaparak “Acilen Türk Covid-19 Genom Konsorsiyumu kurulmalı” dedi.
Mutasyonların yapısını saptamada tüm sorumluluğun Sağlık Bakanlığı’nın halk sağlığı laboratuvarlarına bırakılmasının yeterli sayıda genetik dizin analizinin (genom) yapılamamasına sebep olduğunu savunan profesör açıklamalarına şu ifadeler ile devam etti: “Tek bir merkezin üzerine bu yükü bırakırsak ülkemizdeki mutasyon soyları şu andaki gibi karanlıkta kalır, nasıl bir düşmanla karşı karşıya olduğumuzu anlayamayız. Mutlaka ama mutlaka yeniden organizasyon gerekiyor.”
Virüsün artık bambaşka bir virüs olduğuna dikkat çeken Savlı, “Ayrıntılı tarama yapılmadığı takdirde, kiminle karşı karşıya olduğumuzu bilemeyiz ve sürece doğru müdahale edemeyiz” dedi.
Profesör tekrar kapanmamanın yolunun da Türk Kovid-19 Genom Konsorsiyumu kurmaktan geçtiğini belirtti.