“Sandıktan İmamoğlu çıkınca sayıma başladılar, yetmedi itiraz ettiler. YSK’nın bazı yerlerde sayımın başlamasını gerekçe göstererek bunlara yol göstermesi sıkıntı kaynağıdır. Binali Yıldırım bir türlü sandıktan çıkmayınca İstanbul’daki bütün oyların sayılmasını istediler. İktidar İstanbul seçimlerini iptal ettirebilir miyim arayışının içine girdi. Oyların hızla sayılmasını önlemek için AK Parti ve MHP temsilcileri akılalmaz yollara başvuruyor. 1 nisan sabahı oyların sayılmasını isteyenler ne oldu da oyların sayılmasını engelliyor. YSK sayım terminallerini 12’ye çıkarmıştı. AK Partinin ve MHP’nin derdi oyları saydırmak değil, temsilcileri oyların sayımını aksatmak için dün akşam işbaşındaydılar. Yeniden sayım istediler. Derdin bağcıyı dövmek olduğu açık saçık ortadadır. Bunların dertleri sayım değil.
İlçe seçim kurulları ilave terminallerde sayılan oyların iptaline karar verdi. Bu açıkça YSK kararını tanımamaktır. İlçe seçim kurulu kararının alınmasında üyelerin davranışı önemlidir. Saray’ın derdi gerçeğin ortaya çıkması değildir. YSK’ya itirazımızı yaptık. İktidarın derdi İstanbul seçimlerini bahane gösterip ekonomik krizi unutturmak. Sandıkta kaybettiği seçimi masa başında çalmak. Oy namustur dokundurtmayız. İstanbul’un seçilmiş belediye başkanı Ekrem İmamoğlu’dur nokta. Uyarılarımıza dahi tehdit diyorlar. İstanbul seçimlerinin sonuçlarını uzatmak krizi daha çok derinleştirmektedir. Bir an önce İstanbul seçimlerini gündemden çekin. Bu tür belirsizliklere artık milletin tahammülü kalmamıştır.
Bu sadece işi geciktirmeye ve İstanbul’da seçimi iptal ettirmeye dönüktür. Bundan bir an önce vazgeçilsin. 8 milyon 300 bine çıktı işsiz sayısı. Gelin artık milletin gerçek meselesine.
İstanbul seçimlerinin yenilenmesinin vicdanları neden rahatlatacağını anlayabilmiş değiliz. Aksi taktirde İstanbul başkanlığının Ekrem İmamoğlu’nun elinden mazbatasının alınmasının milletin vicdanında derin yara açacağını buradan belirtmek istedim.”