Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Rize ziyaretiyle ilgili açıklamalarına İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’den yanıt geldi.
Erdoğan, ‘Gelin hanım’ diye hitap ettiği Meral Akşener’e yönelik olarak yaptığı açıklamasında, “Gelin hanım beni Netanyahu’nun yanına koyuyor, onun ardından memleketim Rize’ye gidiyor. Gelin hanıma gayet güzel bir ders veriliyor” ifadelerine yer vermişti.
Erdoğan geçen hafta da İYİ Parti lideri Akşener’e kendisini İsrail Başbakanı Netanyahu’ya benzetmesi sebebiyle 250 bin liralık tazminat davası açtı. Bugün FOX TV’de İsmail Küçükkaya’nın sorularını yanıtlayan Meral Akşener konuyla ilgili şunları söyledi:
“Diktatör sözünü ben sevmiyorum söylemeyi tercih etmiyorum. Bunu Putin için de söylüyorlar. Elinden gelen her şeyi yapan bir anlayış… Dış politikayı iç politika malzemesi yapan, seçmeni kutuplaştıran bir algoritma bu. Bütün hedef o koltuktan kalkmamak. Netanyahu ile siyaset yapma biçimlerini benzettim. Bunun bu kadar çarpıtılacağını düşünemedim. Otokrat bir yönetim olarak Netanyahu’yla benzettim. Kızabilir, mahkemeye verebilirsiniz, siyasi söz söylersiniz. Ama kalkıp da bunun bir şehirde saldırı haline dönüştürülmesini kabul edemem. Cumhurbaşkanı tarafından ‘Bu günler iyi günler’ diye tehdit edilmiş olmak feci bir şey.”
Akşener ayrıca kendisinin “Rize’nin geliniyim” derken onurla kullandığı ‘gelin’ ifadesi ile Erdoğan’ın “Gelin hanım” ifadesinin farklı olduğunu ve Erdoğan’ın bu sözü küçümseme amaçlı söylediğini belirtti.
Meral Akşener’in açıklamalarından satır başları:
Netanyahu ile siyaset yapma anlayışlarını benzettim. Bu bizzat Sayın Erdoğan tarafından çok sert çarptırıldı. Çünkü o sıra Sedat Peker videolar yayınlamaya başladı. Bir aile meselesi var ailenin özelini faş eden bir davranış biçimi. Devletin bu kadar vıcık vıcık hale gelmesi çok kötü bir şey. Netanyahu anlayışını ifade ettim. Kızabilir, bunun yolu mahkemeye verirsiniz, nitekim verdi, bir şeyler söyleyebilirsiniz nitekim söyledi. Ama bunun yolu kalkıp saldırıya dönüştürme değildir. Çarptırma işi tamamen Sedat Peker’in açıklamalarına cevap verilemediği için vatandaş sormaya başladığı için onu bu problemlerin üzerini örtme amaçlı bir manivela olarak kullandılar ben de anlayışla karşıladım.
“Seçilmiş cumhurbaşkanı milyonların cumhurbaşkanı olmak zorunda “
Seçilmiş cumhurbaşkanı bir konuşma yaptı grup toplantısında, benim böyle bir şeyi anlayabilmem, adlandırabilmem mümkün değil. Ben bir vatandaşım, cinsiyetimle beraber bir siyasetçiyim ve seçilmiş cumhurbaşkanı milyonların cumhurbaşkanı olmak zorunda olan bir şahıs. Bağırttınız, çağrıştırdınız, 250 bin lira dava açtınız ama bizatihi cumhurbaşkanı tarafından tehdit edilmiş olmak feci bir şey.
“Ben görevimi yerine getireceğim”
Ben Sayın Erdoğan’ın çevresinde kalmışsa aklı başında arkadaşları tarafından sağduyulu bir Cumhurbaşkanı olmaya davet edilmesi gerektiğine inanıyorum. Bu tehditlerin hiçbirisine pabuç bırakacak bir insan değilim. Erdoğan hep şehirler üzerinden siyaset yapmıştır. Şehirleri bölüyor, Meral Akşener ya da başka siyasetçi Rize’ye gidemez. Niye? Rize Erdoğan’ın. Böyle bir şey olamaz Türkiye’nin her şehrine her siyasi, canı istediği zaman gider. MHP Genel Başkanı’na “Sivas’ın Doğusu’na gidemez” demişti. AK Parti Genel Başkanı olarak konuşması da çirkin. Ben görevimi yerine getireceğim. Bu hafta Hatay’a gideceğim, Karabük’e gideceğim. Erdoğan’ın yerinde olsaydım, bir gün evvel iki gün evvel milletvekillerimi gönderirdim esnafı gezdirirdim. Sorunlara tedbirler aldırırdım ben gittiğim zaman ancak teşekkür ederdim.
“Muhalefetin bir bütün olarak hareket etmesi gerekir”
Muhalefet bir bütün olarak davranmak durumunda. Devlet olmuş bir zihniyetle karşı karşıyayız. ‘Devlet şahsımdır’ diyen bir anlayışla birlikteyiz. Bu sistemin demokratik usullerle sandıkta seçmen oyu ile gönderilmesi için muhalefetin bir bütün olarak hareket etmesi gerekir. Partili Cumhurbaşkanlığı sistemini ortadan kaldırmak, sandıkta gönderilmesi için çalışıyoruz. Kendimle ilgili şahsi bir hedefe, kendime dair bir projeye yönelik adım atmıyorum, atmayacağım. Ortak bir adayla gidilmesinde fayda var ama bugünden bunu konuşmanın birlikteliğe zarar vereceğini düşündüm için seçim zamanı konuşulması gerektiğine inanıyorum. Meral Akşener olarak bu birlikteliğe zarar verecek bunu bozmaya yönelik egosantrik hiçbir adım atmayacağım.
“Sayın Soylu çok ilginç atıflarda bulundu…”
Sayın Soylu çok ilginç atıflarda bulundu, aynı partinin içinde aynı bakanlar kurulunda X suçlusunu polis yakalıyor İçişleri takibini yapıyor sonra Adalet Bakanı’na iş gidiyor serbest kalıyor. Aynı kabinedesiniz, arkadaşsınız ve televizyon üzerinden şikayet ediyorsunuz. Biz iyiyiz Adalet Bakanlığı kötü diyorsunuz. Annesi konusunda da tweet üzerinden Adalet Bakanlığı’na söylenmişti.
“Tasarımızı kamuoyuna sunduk”
İyileştirilmiş güçlendirilmiş parlamenter sistem tasarımızı kamuoyuna sunduk. Kuvvetler ayrılığını net bir şekilde sağlayacak bir sistem. Devlet kurumlarında yüzde 25 kadın kotasının uygulandığı bir sistem. Özgür seçimlerden medyaya kadar bir ilkeler manzumesi bir devlet tasarımı yaptık. Onları sizlerden gelen eleştirileri tavsiyeleri alacağız. Uzlaştıran birleştiren olacak, kritik problemlerin çözümünde memleket masası sistemini uygulayabilecek, vatandaşın beraberliğini temsil edecek bir makam olacak.
“Bir dost olarak söylüyorum…”
Bir dost olarak söylüyorum, Türkiye’yi düşünen bir dost olarak Sayın Erdoğan ‘saldırın şu kadına’ diyebilir ama ben Türkiye’nin bugünkü şartlarında Sayın Erdoğan’a düşman hissim yok. Sayın Erdoğan bir şekilde savcıları hakimleri göreve çağırmazsa, Sayın Soylu da kendi isteği ile veya Erdoğan’ın yönlendirmesi ile soruşturmanın selameti açısından bir kenara çekilmezse, vatandaşlar bu iddiaların doğru olduğuna inanıyor, çünkü bizzat Süleyman Bey tarafından bazı şeylerin doğru olduğu televizyon programında söylendi. 17-25 Aralıkla ilgili ağzını açanın “FETÖ’cü” ilan edildiği bir ülkede bugünün İçişleri Bakanı o dönemin bakanının oğlunun evinde para sayma makinası çıktığını söyledi ve doğru olduğunu söyledi. Sayın Erdoğan’ın bu konuda savcıları harekete geçirmesi gerekir yoksa kendisi kaybedecek.
Partimize kadınların ilgisi var, gençlerin ilgisi var. İlk defa ilçe ilçe şehir şehir anket yaptırdık. 50 bin denekli bir sistem, iyi gidiyor. AK Parti düşünülenden daha düşük. Erdoğan, Bahçeli, Perinçek ve Destici, dört liderli koalisyon olarak görülüyor.