Siyasete Kadın Eli Gerek Dedik, Dedik De Ne Oldu?..
Bizim bir Anayasamız var, hatırlar mısınız bilmem, pek kullanmaya yanaşmıyorlar ama, 10. Maddede şöyle bir ifade var; “kadın ve erkek eşittir ve devlet bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür” deniyor. Buna karşın nüfusun büyük bir kısmını oluşturan kadınların erkeklere oranla siyasette temsil oranının yetersiz olduğunu her an yaşayarak görüyoruz. Ben de aday olduğumdan beri sahadayım. Ben ‘’kadın’’ dedikçe, bakıyorum önce düzeltip kadın diyen, ardından sadece bir dakika geçince ‘’bayan’’a dönen erkeklerin yaptığı siyasette, açıkça söylemek gerekirse, Anayasamızın 10. Maddesi sadece teorik olarak destekleniyor.
Hadi şimdi gelin pratiğe bakalım; öncelikle kadınlar siyasette sadece seçmen olarak görülüyorlar. Yani ‘’kadınlar bize seçmen olarak oy versinler, ancak o çok övündüğümüz seçilme tarafında kadınları listeye koymayarak demokratik olduğumuzu sanalım’’. Durum tam olarak böyle reel pratikte. Şöyleki; ‘’seçilmeye gelince biz onları listeye koymayalım’’ bundan sahada iyice emin oldum. Türkiye genelinde 4200 milletvekili adayı var, kadın adayların sayısı 931. Bu, oransal olarak % 22, kadın adayların % 5,4’ü birinci sıradan aday. Adalet ve Kalkınma Partisi’nde 29 ilde kadın aday yok. İzmir’e gelince dağılım çok da içimize sinmiyor yine. İzmir’de Ak Parti’den 7, CHP’den 7, İyi Parti’den 9, HDP’den 10, MHP’den 3, ve Saadet Partisi’nden 3 olmak üzere toplamda 39 kadın milletvekili adayı var. Bu 5 partiden aday gösterilen 140 adaydan sadece 39’u kadın, yani yaklaşık yüzde 28’i. Kadın Dostu İzmir kentine yakışmayan bir tablo… İlk 3 aday arasında ise, sadece 7 kadın var. Nasıl? Tam da Anayasamızın söylediği gibi; ‘’Eyyy!.. Kadınlar, eşitlik çok güzel ama siyasete gelmezseniz.’’
Prof. Dr. Şengül HABLEMİTOĞLU
İyi Parti İzmir 2. Bölge Milletvekili Adayı