Sağlık Bakanı Fahrettin Koca dün ilaç fiyatlarının belirlenmesinde baz alınacak avro değerinde zam oranının yüzde 26.4 olarak uygulanmasına yönelik karar verildiğini duyurmuştu.
İlaçların fiyatlandırılmasında avro değeri mevcut durumda 2.6934 TL olarak uygulanıyordu. Gerçekleştirilen zamla birlikte yeni avro değeri 3.4 lira olarak belirlenmiş oldu. Gerçekleştirilen söz konusu değişiklik 19 şubat gününden itibaren uygulamaya girecek.
TEB’den konu ile ilgili olarak yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Sahadan aldığımız veriler, zam oranının açıklanmasıyla birlikte ilaç depolarından ilaç akışının neredeyse durma noktasına geldiğini, eczacılarımızın depolardan ilaç temin etmekte zorlandığını gösteriyor. Olası uygulamalarla vatandaşın cebinden çıkacak sağlık harcamalarının artacağı kaygısını da taşıyoruz.”
Referans fiyat sistemi
Türkiye’de ilaç fiyatlarının belirlenmesinde ‘referans fiyat’ sistemi kullanılıyor. Buna göre, ilaçların ecza deposuna satış fiyatının belirlenmesinde, Avrupa Birliği’nde referans alınan beş ülkedeki en düşük satış fiyatı avro cinsinden referans kabul ediliyor. Fiyat Değerlendirme Komisyonu her yılın ilk 45 günü içerisinde toplanarak fiyatlandırmada kullanılacak avro değerini ilan ediyor.
Fiyatlandırmada kullanılan avro değerine karşın, reel avro/TL kuru, 2018 yılı içerisinde 8.21 seviyesinin üzerine çıkarak gördüğü tarihi zirvenin sonrasında şu anda 5.97 seviyelerinde bulunuyor.
TL’deki değer kaybına bağlı artan maliyetler sebebi ile bazı ilaçların üretimi ve ithalatında sıkıntı yaşanmasının yanısıra, ilaç fiyatlarında artış yapılacağı beklentisinin de etkisi ile son haftalarda piyasada çok sayıda ilacın bulunmasında da zorluk çekiliyordu.
İlaç sektörü ile mutabakata varılmasını, ilaca erişimin rahatlaması anlamında olumlu bir adım olarak nitelendiren TEB, buna karşın söz konusu uygulamadan birebir etkilenecek eczacıların masaya davet edilmemesinin doğru olmadığını dile getirdi.
Açıklamada şu ifadelere de yer verildi: “Yapılan düzenleme ile ilaç sanayisi rahatlamış olsa da, hastaların ve eczacıların sorunları devam etmektedir. Tüm toplumun ekonomik olarak zorluk yaşadığı bir durumdan elbette eczacılar da etkilenmektedir. Eczacının kârlılığının ilaç fiyatlarına bağlı olması tek yönlü değildir. İlacın fiyatı arttıkça eczacının kârlılığı düşmekte ve giderleri artmaktadır.”
TEB, son dönem içerisinde döviz kurunda meydana gelen dalgalanmalar sonucunda reel kurla makasın bir hayli açıldığını, zam bekleyen kimi ilaç firmaları ile ecza depolarının piyasaya ilaç vermediğini, hastaların ilaçlara ulaşmakta güçlük çektiğini hatırlattı. Birlik, ilacın bulunabilir olması için avro kurundan bağımsız, uzun vadeli, yerli ilaç politikalarının geliştirilmesi gereğine de dikkat çekti.