Balıklıova Mahallesi Bulabaş Tepe bölgesindeki ‘nitelikli koruma alanı’ içerisinde yer alan 66.09 hektarlık alanın yaklaşık olarak 18.23 hektarlık kısmının statüsü değiştirildi. Gerçekleştirilen düzenleme ile zeytinliklerin yoğun olarak yer aldığı bölge ‘sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanı’ olarak belirlendi.
Daha sonrasında ise bir firmanın taş ocağı ve kırma eleme tesisi kurabilmesi adına valilik tarafından ‘Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporu gerekli değildir’ kararı verildi. Alınan bu kararın üzerine mahalle sakinleri, kararın iptali adına İzmir İdare Mahkemesi’nde dava açtı.
Temsili referandum
Bölge halkı, yargı yoluyla mücadele başlattıkları projeye karşı, birde temsili referandum yaptı.
Balıklıova bölgesindeki amfitiyatroda bugün bir araya gelen bölge sakinleri, Mustafa Kemal Atatürk’ün sözü olan ‘Çevreyi korumak aklın gereğidir’ yazılı pankartı taşıdı. Ayrıca ‘Güneş ve rüzgar bize yeter’, ‘Uyan Urla, çölleşmeye az kaldı’ ve‘Lütfen dengemi bozmayınız’ yazılı dövizler taşındı.
Bölge sakinlerine, CHP İzmir milletvekilleri Kani Beko ve Kamil Okyay Sındır’ın yanı sıra, CHP eski milletvekili, büyükşehir belediye başkan aday adayı Mustafa Çam, CHP Kadın Kolları İl Başkanı Nurşen Balcı da destek verdi.
Projeye karşı açılan davanın avukatlığını üstlenen Şehrazat Mercan, 25 hektarın altında olan proje sahaları için halkın katılım toplantılarının gerçekleştirilmediğini, yetkililerin vatandaşlara bu tesisleri isteyip istemediğini sormadığını, bu sebep ile temsili bir referandum ile projeye ‘Hayır’ dediklerini ifade etti.
Mahkeme masrafları için dayanışma masası açtılar
Diğer taraftan mahallede yaşayan kadınlar, evlerinde yaptıkları sarma, börek, gözleme gibi ev yemeklerini satmak adına tezgah açtı. Yine kadınlar tarafından yapılan takılar, tezgahlarda satışa sunuldu. Kadınlar, sattıkları ürünlerden elde ettikleri geliri, ÇED kararının iptali adına açılan dava masrafları için kullanacaklarını belirtti.