TGC Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Cezalar ölçüsüz ve orantısızdır. RTÜK’ün bu ceza kararlarıyla özellikle eleştirel yayıncılık yapan kuruluşlar, ekonomik olarak zayıflatılmakta, halkın haber alma, bilgilenme ve gerçekleri öğrenme hakkı engellenmektedir. Oysa RTÜK bir kamu kurumudur ve tarafsız olma sorumluluğu vardır.
RTÜK tarafından ‘Yayın hizmeti ilkelerinin ihlal edildiğine ilişkin verilen kararların gerekçeleri ve sonucunda verilen idari para cezaları’ Anayasa’ya, Anayasa Mahkemesi kararlarına, Danıştay ve Yargıtay içtihatlarına aykırı olamaz.
RTÜK bunları aşar nitelikte bir değerlendirme yapamaz ve yanlı davranamaz. RTÜK’ün bu şekilde bir denetim yapması, demokratik bir toplumda basın özgürlüğünü zedelemektedir. Kaldı ki otoriteye yaranma kaygısıyla verilen bu kararlar, yarattığı adaletsizlikle iktidara da zarar vermektedir.
Televizyon ve radyoların haber yaparken, cezalandırılma korkusu ve ceza tehdidi altında olması basın özgürlüğünün önündeki en büyük engeldir. Elbette ki ifade özgürlüğü bazı sınırlandırmalara tabi olabilir. Ancak RTÜK’ün bu tutumu kamusal meseleleri tartışmaktan caydırıcı bir rol oynayacak ve oto sansüre neden olacaktır.
RTÜK’ün Yayın Hizmeti ilkelerinin ihlaline ilişkin verdiği kararlar demokratik toplum düzeninin gerekleri ve ölçülülük ilkelerine de aykırı olamaz. Demokratik toplum ölçütü, çağdaş ve özgürlükçü bir anlayışla yorumlanmalıdır. RTÜK’ten beklenen budur. Tarafsızlık bunu gerektirmektedir.
Basın özgürlüğü, Anayasa gereğince resmi makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir almak ya da vermek serbestliğini kapsamaktadır. Bu nedenle RTÜK’ü tarafsız davranmaya, kararlarında Anayasa’ya, basın ve düşünceyi ifade özgürlüğüne saygılı olmaya davet ediyoruz.”