Hürriyet’ten Nuray Babacan’ın yaptığı habere göre antikor testleri koronavirüs salgınına karşı toplumdaki bağışıklık oranlarını ortaya çıkaracak.
150 bin rakamı istatistikçilerin ve enfeksiyon uzmanlarının çalışması sonucu katsayı hesabıyla belirlendi. Çalışmadan sonuç alınabilmesi adına bunun asgari düzey olduğu ifade dildi.
Örneklem oluşturulurken, yaş grupları, meslek grupları, kalabalık yerlerde çalışan kişiler ve kentlerin kıyı mahallelerinde yaşayan kişiler gibi gruplar belirlenecek.
İstanbul’da yapılacak minimum test sayısı 35 bin
Uygulamada nüfus kriterleri esas alınacağı için en çok test İstanbul’da gerçekleştirilecek. İstanbul’a yönelik olarak belirlenen rakamın en az 35 bin olacağı bilgisi paylaşıldı. Diğer illerin nüfuslarına göre katsayı belirlenecek ve o ilin bağışıklık oranını verebilmesi adına belirlenen sayıda test uygulanacak.
Belirlenen kişilerden kan alınarak bir testten 45 dakika içerisinde sonuç alınacak. Tüm araştırmanın 15-20 sürmesi planlanıyor.
Yüzde 30 düzeyinde bağışıklık beklenecek
Uzmanlar, normalleşme adımlarının çalışmanın sonuçlarına göre planlanacağı bilgisini paylaştı. Burada esas kriter bağışıklık oranı olurken, bir şehirde normalleşme için en az yüzde 30 düzeyinde bağışıklık aranacak.
Sınırlı sayıda test kiti alındığı için kurumların ve şirketlerin kendi testini gerçekleştirmesi şimdilik söz konusu değil.
Bağışıklık belgesi verilecek
Antikor testi gerçekleştirilen ve bağışıklık geliştirdiği ortaya çıkan kişilere yönelik olarak bağışıklık belgesinin verilmesi de tartışılan konular arasında yer alıyor.
Salgının devam etmesi halinde test sonuçlarına göre, havalimanı, otel, AVM gibi yerlerde çalışacak olan kişilerde bağışıklık belgesinin aranabileceği, halkla ilişkileri yürüten görevlerde hastalığı geçiren ve antikor oluşturan kişilerin alınabileceği ifade edildi.
Yeterli değil
Bazı ülkelerde Kovid-19 antikor testlerini baz alan bağışıklık belgelerinin, sosyal kısıtlamaların sona erdirilebilmesi adına yeterli olmayacağı yönünde değerlendirmeler yapılıyor.
Bilim insanları, hastalığa karşı kazanılan bağışıklığın ne kadar sürdüğünden ve hastalığı yenmiş kişilerin virüsten ikinci kez enfekte olmaları halinde hastalığı yenebilecek yeterli sayıda antikoru bulundurup bulundurmadığından emin olmak gerektiğini ifade ediyor.