Lideri olduğu AKP’nin, Meclis’te gerçekleştirilen grup toplantısı sırasında gündeme ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulunan Erdoğan, “Şimdi salgının seyrinin önüne geçmezsek daha sonra çok daha can acıtıcı tedbirler uygulamak zorunda kalırız” dedi.
Salgınla ilgili milletten sabır ve destek beklediğini dile getiren Erdoğan, aşıların bir kısmı için ön siparişlerin verildiğini, önümüzdeki ay uygulanmaya başlanacağını ifade ederek “Kendi geliştirdiğimiz aşıyı da en uygun şartlarda inşallah tüm insanlığın hizmetine sunmak düşüncesindeyiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından satırbaşları:
*Kahraman komandolarımız Barış Pınarı Harekat bölgesinde 17 teröristi etkisiz hale getirdi.
“Bunun uluslararası hukukta yeri yok”
*Libya’ya sivil ihtiyaçları götüren bir gemimize saldırı oldu. Bunun da kaptanı yine bir Yunan. Gemideki mürettebatı taciz ettiler. Bunlar video kaydıyla tespit edildi. Gerekli yerlere gönderilecek. Bunun uluslararası hukukta yeri yok.
*Sayın Putin’le görüştük. Türkiye, Azerbaycan ve Rusya olarak bölgede barışın güvencesi olacağız. Azeri kardeşlerimizin hızla topraklarına dönmesini sağlayacağız. İlham Aliyev kardeşimle de görüştüm. Dün Kelbecer tamamen boşaltıldı. Oraya da Azeri kardeşlerimiz girme şansını bulacak. 30 yıllık gecikmeyle Karabağ’da Azerbaycan bayrağı sallanıyor.
*Ekonomide istihdam, üretim seferberliği başlatıyoruz. Salgınla mücadele tedbirlerini üretimi en az etkileyecek şekilde hayata geçirmeye çalışıyoruz. Hukuk reformunu da hızlandıracağız. Hazırlıkları süren reformları paketler halinde sunacağız.
*Hala parlamenter sistemi savunanlar var. Türkiye yıllarca bu sistemi denedi. Koalisyonlarla ne hale geldi bu ülke. Cumhur ittifakı Türkiye’nin en geniş tabanlı siyasi dayanışma örneğidir. Dün Sayın Bahçeli’nin de söylediği. gibi bu ittifak gizli veya açık pazarlıklar üzerine kurulmadı. Bu çerçevede yapılan hazırlıkların insan haklarıyla ilgili tüm kesimler yanında ekonomi yönetimi ve iş dünyasıyla da istişare ederek grubumuz vasıtasıyla Meclisin takdirine sunacağız.
*2015’te söyledim. Bu ülkede Kürt sorunu yoktur; varsa sorumlusu benim. “Niçin kayyım atanıyor” diyenlere söylüyorum. Onlar kaynağı dağa gönderenlerdi. Biz de bu kayyımlarla gereken tüm düzenlemeleri yaptık. 15 yıl önce gidenler bölgeyi tanımıyor. Bambaşka bir Siirt, Şırnak, Diyarbakır var. Biz nerede teörrist varsa bunlaırn başını ezmek için varız. Terörden meşru siyasete geçmek için her yolu denedik.
*Hadi yeminli Türkiye düşmanlarını anladık, hadi CHP gibi onların içindeki tetikçilerini de anladık. Peki yıllarca bu mücadeleyi birlikte verdiğimiz kimilerinin de aynı trene binmesine ne demeli? Neymiş, filancalar filancalar niye hala hapisteymiş. Bunları herhalde ödüllendirecek halimiz yok.
*(HDP’nin eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş’ın kalame aldığı Devran adlı kitabın okunmasını tavsiye eden, Dün Cümhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu’ndan istifa eden Bülent Arınç’a gönderme yaptı) Bu teröristlerden birinin yazdığı kitabı herkesin okumasının tavsiye edilmesi hakikaten beni rencide etmiştir. Kitabını herkes okusun dediği kişi, elinde binlerce Kürt kardeşimin, askerimin, polisimin, öğretmenimin kanı olan, bölücülük peşinde koşan bir terör örgütünün siyasetçi maskesi takmış savunucusudur.
*Yargı mensuplarına da seslenmek istiyorum. 138’inci maddeyi kullananlarla ilgili niçin gereğini yapmıyorsunuz. Benim talimat verme hakkı var mı? Onların da yok. Atılan adımlar karşısında yargının bu kadar sessiz kalmasını anlayamıyorum.