Ekrem İmamoğlu, İBB’deki belediye iştiraklerinin rutin görevlerini sürdürmesini isterken, ikinci bir emre kadar bu kapsamın dışında kalan; “ödeme, harcama, ihale, doğrudan temin, mal ve hizmet alımı, personel alımı, araç kiralama, alım satım, gayrimenkul kiralama, alış ve satış” benzeri tüm işler ve işlemleri durdurdu.
Diğer taraftan İmamoğlu, İBB’nin bütün kayıtlarını incelemek üzere, Emine Sema Ballı ve Kaya Albayrak ile üç uzmanı görevlendirdi. Söz konusu bu görevlendirme kapsamında belediyenin elektronik veri tabanı ve altyapılarında her türlü inceleme ve araştırma yapılacak.
Çalışanlara mektup yazdı
Başkan Ekrem İmamoğlu, mazbatasını almasının sonrasında İBB çalışanlarına da mektup yazdı.
“Değerli çalışma arkadaşlarım” ifadeleri ile başlayan söz konusu mektupta, İmamoğlu, “Hepinizi sevgi, barış ve kardeşlik duyguları ile selamlıyorum. Bilmenizi isterim ki, ben bu göreve kalpleri kırmaya değil, bilakis onarmaya geldim” diye yazdı.
İşte o mektup;
“Ben bu göreve, kimseyi ayırmadan, ötekileştirmeden, kimseyi kimseden daha değerli görmeden, 16 milyon İstanbullunun her birine eşit hizmet götürmek için geldim. Ben bu göreve, İstanbul’un sorunlarını sebatla çözüp kentimizi kalkındırmak için geldim. Ama tüm bunları tek başıma yapmam mümkün değildir. Bunu sizlerle beraber başarabiliriz. İstanbul’u ancak ortak emek ve ortak çabayla hak ettiği yere taşıyabiliriz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, kentimizin istisnasız tüm belediyelerine sahip çıkacak. 39 ilçe belediyemizin her biri ile yakın temas halinde çalışıp sorunlara hep birlikte çözümler üreteceğiz. Vatandaşlarımız bana oy vermiş ya da vermemiş, hiç önemli değil. Biz İstanbul’da kimsenin dinine, diline, kimliğine, siyasi görüşüne, kılık kıyafetine, yaşam tarzına bakmadan, herkes için emek vereceğiz. Hizmetkâr olarak geldik ve hep öyle kalacağız.
İstanbul halkına sevgi, huzur ve refahın hakim olduğu, eğitim ve istihdam olanaklarının artıp işsizliğin ve yoksulluğun azaldığı, erişilebilir, tabiatı kucaklayan, havası temiz, suyu berrak bir kent borçluyuz. Borcumuzu ödemek için var gücümüzle çalışacağız. İstanbul’un kadınları, gençleri, yaşlıları, engellileri için birlikte çalışacağız! Sadece bugünümüz için değil, yarınlarımız için de çalışacağız. Herkese eşit hizmet götüreceğiz ama çocuklarımıza iltimas geçeceğiz. Enerjimizin, birikimimizin, kaynaklarımızın büyük kısmını çocuklarımız için kullanacağız. Bu kentte aç uyuyan tek bir çocuk kalmayana dek, hem size hem de bana uyku haramdır.
İstanbul’un çocukları için de birlikte çalışma vakti! Değerli emektaşlarım, belediyemizi yönetirken emeği ve emekçiyi her daim baş tacı edeceğimden hiç kuşkunuz olmasın. Unutmayın ki bana değil, daima İstanbul’a hizmet edeceksiniz. Siyasi görüşünüz veya yaşam tarzınız beni ilgilendirmiyor. Beni ilgilendiren tek şey,emeğiniz ve çalışma azminizdir. Bu yolda alın teri döken herkes benim yol arkadaşımdır! Ahmet Hamdi Tanpınar’ın dediği gibi, “Hiçbir şey kendi alın teri kadar bir insanı tatmin edemez. Çalışan insan, kendi varlığında hüküm süren ahengi bütün kainata nakleder. ” Biz belediyemizde alın teri dökerek yakaladığımız ahengi bütün İstanbul’a nakledeceğiz. Bu güzel kentin gelirini tüm İstanbul’a hizmet olarak döndürmek için, gecemizi gündüzümüze katarak çalışacağız. İstanbul’un ve İstanbullunun hakkını kimseye yedirmeyeceğiz.
Yılmayacağız, yorulmayacağız! Daha iyi, daha eşit, daha özgür, daha sağlıklı, daha üretken bir İstanbul için hizmet etmenin önündeki engelleri birer birer aşıp bu uzun ince yolda birlikte yürüyeceğiz.
Kıymetli emektaşlarım; vakit, İstanbul için çok çalışma vaktidir! Bugüne kadar verdiğiniz emekler için teşekkür ediyor bundan sonrası için de içtenyol arkadaşlığınızı bekliyorum.
Sevgi ve saygılarımla,
Ekrem İmamoğlu
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı”