Diyanet’in çocuklar için hazırladığı ve ücretiz dağıtılan ‘Peygamber ve Gençlik’ adlı kitapta, “Seküler alanlarda yüksek tahsil yapmanın dini inanç ve ibadetler üzerinde olumsuz etki yaptığı tespit edilmiştir” dendi.
Kitapta bahsedilen ve öne çıkan görüşler şöyle:
– Üniversite öğrencileri diğer gençlere oranla yüzde 8 daha az ibadet ediyor.
-Tahsil ile dindarlık arasında ters yönlü bir ilişkiden bahsedilebilir.
– Seküler alanlarda yüksek tahsil yapmanın genel anlamda dindarlık, özelde dini inanç ve ibadetler üzerinde olumsuz etki yaptığı tespit edilmiştir.
– Yükseköğretim ‘yüksek düzeyde sekülerleştirme’ potansiyeli taşıyor.
– Seküler eğitim veren fakülte ve bölümlerde zaman zaman din ile bilimin karşı karşıya getirilmesi, yükseköğretim sürecinin beraberinde getirdiği sorgulayıcı akademik zihinsel yapıyla dinin eleştirel bir tarzda değerlendirilmesi, üniversite sürecinde öğrencilerin göreceli olarak bireyselleşmeye başlaması ve özgürleşmesi bu bağlamda değerlendirilebilir.
– Eğitim sisteminin pozitivist yapısı bilinç ile inanç arasındaki bağı zayıflatıcı bir fonksiyon üstleniyor.
-Yüksek eğitimli insanlarda ateistlik eğilimi ve din değiştirme oranlarının fazla bu durum genel anlamda modernite ve sekülerizmin geleneği sorgulayıcı, hatta dışlayıcı tutumunun yansıması olarak kabul edilebilir.