İhtiyaç kredilerinde meydana gelen artış hızı ocak ayının sonu itibari ile yüzde 30’u aşınca Merkez Bankası bu alana müdahale edeceğinin sinyallerini vermişti.
İhtiyaç kredileri tüketimi artıran unsurlar arasında yer alırken, tüketimde meydana gelen artışın bir kısmı ithalat talebi oluşturduğu için cari açığa olumsuz yansıyabiliyor. Aynı zamanda iç talebin kuvvetlenmesi enflasyonu da artıran unsurlar arasında yer alıyor.
İstikrara katkı sağlayacak vurgusu
Düzenleme Resmi Gazetede yayımlanırken MB’nin açıklamasında, “Yeni uygulamanın, kredi arzının tüketimden ziyade sürdürülebilir büyümeyi destekleyecek verimli ve üretim odaklı sektörlere yönlendirilmesine, cari işlemler dengesinin olumlu etkilenmesine ve finansal istikrarın desteklenmesine katkı sağlayacağı değerlendirilmektedir” ifadelerine yer verildi.
İki değişiklik gerçekleştirildi
Merkez Bankası hayata geçireceği iki değişiklik ile bireysel kredilerine yönelimi kısıtlamayı amaçlıyor.
İlk değişiklik, bireysel kredi reel değişiminin zorunlu karşılık formülündeki ağırlığında gerçekleştirildi. Diğeri ise yabancı para kredilerin erken kapatılması veya vadesinden önce yapılandırılması amacı ile kullanılan lira cinsi kredilerinin zorunlu karşılık formülü oldu.
Merkez Bankası belirlediği sektörlere yönelik olarak kullandırılan iki yıldan uzun vadeli kredilerin zorunlu karşılıklar formülünde değişikliğe giderek bu kredilerde bankaları zorunlu karşılık teşviklerinden daha kolay yararlanabilir hale getirdi.
Tütün ve içki kapsam dışı bırakıldı
Merkez Bankası’nın tespit ettiği sektörler ise tarım, ormancılık, balıkçılık, madencilik, taş ocakçılığı, imalat, elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı, ulaştırma, depolama, konaklama, yiyecek hizmeti faaliyetleri, bilgi ve iletişim oldu. İmalat sektöründe tütün ve içki kapsam dışı bırakıldı.
Merkez Bankası’nın konu ile ilgili olarak yaptığı açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “Yıllık reel kredi büyüme oranı; %15’in üzerinde olan bankalar için; selektif sektörlere kullandırılan 2 yıldan uzun vadeli krediler ile 5 yıl ve daha uzun vadeli konut kredileri reel değişimlerinin tamamı büyüme oranı formülünün pay kısmından düşülerek hesaplanan uyarlanmış reel kredi büyüme oranının yüzde 15’in altında olması, yüzde 15’in altında olan bankalar için; 5 yıl ve daha uzun vadeli konut kredileri dışında kalan bireysel kredi reel değişiminin yüzde 75’i ve yabancı para nakdi kredilerin erken kapatılması veya vadesinden önce yapılandırılması amacıyla 9 Mart 2020 tarihinden itibaren kullandırılan Türk lirası kredilerin tamamı büyüme oranı formülünün pay kısmından düşülerek hesaplanan uyarlanmış reel kredi büyüme oranının %5’in üzerinde olması, durumunda zorunlu karşılık teşviklerinden yararlanılabilecektir.”
Kredi büyümesine teşvik verilmişti
Kredi büyümesinin düşük zorunlu karşılık oranları ve daha yüksek faiz ile teşvik edildiği yeni sistem Merkez Bankası tarafından geçen yıl ağustos ayı içerisinde devreye alınmıştı.
Sistem daha sonra kredi büyümesinin hesaplanmasında tüketici fiyat endeksinden (enflasyon) arındırılmış hesaplamaya geçilmişti. Ayrıca uzun vadeli ticari kredileri ve konut kredilerini teşvik edecek şekilde güncellenmişti.
Merkez Bankası’nın bir önceki değişikliği ise sistemin yabancı para zorunlu karşılık oranları için de kullanılması olmuştu.
Bugünkü değişiklikler ile beraber Merkez Bankası bankaların kredi büyümesi ve kompozisyonuna yönlendirici niteliği de güçlenmiş oldu.
MB, zorunlu karşılıkları, temel para politikası aracı olan kısa vadeli faiz oranlarını destekleyici, makro ihtiyati bir araç olarak görüyor. Banka zorunlu karşılıkları ‘esnek ve etkin bir şekilde kullanmaya’ devam edeceğini de belirtiyor.
MB’nin güncel uygulamasına göre bankaların lira zorunlu karşılık oranını yüzde 2’ye düşürmeleri, döviz zorunlu karşılık oranlarında ise 2 puan indirim sağlamaları için enflasyondan arındırılmış yüzde 5-15 kredi büyümesi sağlaması gerekiyor.